Sur ilçesi; 2008 yılında, 5747 sayılı Kanunla, Diyarbakır’ın en eski yerleşim merkezinde kurulmuştur. Sur İlçesi adını, ilçe merkezi ile çevirili bulunan Diyarbakır Sur’larından almıştır.
Güneydoğu
Anadolu Bölgesinin orta bölümünde yer alan Sur ilçesi, Dicle
Nehri’nin kenarında, denizden 660 metre yükseklikte,
Karacadağ’ın lavları üzerine kurulmuştur. ilçe, tarihin her devrinde büyük
medeniyetlere ve zengin kültürlere beşiklik etmiştir. İlçede egemen olmuş
büyük uygarlıkların bıraktıkları izlere ve çok sayıda tarihi eserlere,
ilçenin her yerinde rastlamak mümkündür.
Tarihi
geçmişi; çok
eskilere, M.Ö.7.500 yıllarına kadar uzanmaktadır. Son dönemde yapılan
arkeolojik kazılarda Dünyadaki en eski yerleşim alanlarının bu bölgede
olduğu görülmüştür.
İlçede; sırasıyla
Hurriler, Mitanniler, Hititler, Asurlar, Medler, Persler, Büyük İskender,
Romalılar, Bizanslılar, Araplar, Selçuklular, Osmanlılar ve bir çok 30’a
yakın uygarlıklar hüküm sürmüşlerdir.
İlçe; çok
sayıda uygarlığın izlerini taşıyan, zengin tarihi ve kültürel birikimi ile
farklı uygarlıkların, medeniyetlerin yerleşim alanı ve merkezi olmuştur.
İlçe bir tarih ve kültür merkezi olma özelliğini her zaman koruyabilmeyi
başarmıştır. Her uygarlık kendi kültürünü, öncekilerle kaynaştırıp, daha
zengin hale getirerek yeni kuşaklara adeta bir‘’Açık
Hava Yazıtlar Müzesi’’ şeklinde sunmuştur.
Görülmesi
gereken yerler; dikkat
çekici tarih eserler olan eski Diyarbakır evleri, Cahit Sıtkı Tarancı ve
Arkeoloji Müzeleri, Meryem Ana Kilisesi, On Gözlü Köprüyü, Deliller ve
Hasanpaşa Hanı, Kervansaraylari, Medreseleri, Hz. Süleyman Camii ve içinde
bulunan 27 sahabe makberleri, Nebi Camii, Dört Köşeli ve Dört Ayaklı
Minareleri, Anadolu'nun en eski ve ilk ibadete açılan, avlusunda bulunan
şadırvanı, çeşitli devirlere ait kitabeleri ve İslam dünyasında beşinci
Harem-i Şerif olarak bilinen Ulu Camii ve Dünya kültür mirası olarak kabul
edilen Diyarbakır Surları görmeye değer eserlerdendir.
@otobusucakbilet kullanıcısından Tweetler |
|