Şanlıurfa İstanbul Yolculuğuna Karar verdiğinizde sizi 18- ile 21 saatlik bir yolculuk bekliyordur.Bu Yolculuğu yapabileceğiniz firma seçenekleri olarakda Özlem Diyarbakır Star Diyarbakır Şanlıurfa Astor Yeni Diyarbakır Seyahat firmalarının otobüs seferlerini tek bir sayfada karşılaştırarak fiyat ve konfor yönünden kıyaslama yaparak en uygun zaman için en ucuz otobüs biletini alırsınız.
GÜZERGAH ; ŞANLIURFA Bozova Suruç Birecik Halfeti Nizip GAZİANTEP Düziçi OSMANİYE Ceyhan ADANA Pozantı AKSARAY Şereflikoçhisar ANKARA BOLU SAKARYA İZMİT Gebze İSTANBUL (Anadolu) İSTANBUL
Madem Şanlıurfadasınız Eğer Gezmek İçin Geldiyseniz Ayrılmadan Gezmeniz Gereken Tarihi mekanları ,
Rızvaniye Camii
Halil-ür Rahman Gölü'nün kuzey kenarı boyunca yaralan bu cami, Harim kapısının üzerindeki kitabede, Osmanlıların Rakka Valisi Rıdvan Ahmet Paşa tarafından 1736 yılında yapıldığı yazılıdır. Cami avlusunun üç tarafı, medrese odaları ile çevrilmiştir.
Rızvaniye Medresesi
Rızvaniye Camii avlusunu çevreleyen önleri revaklı odalardan meydana gelmiştir. Avlunun kuzeyindeki dershane-mescit’in güneye bakan cephesi üzerindeki kitabede medresenin Ahmet Paşa tarafından H.1149/M.1736 tarihinde yaptırıldığı yazılıdır. Rızvaniye Camii’nin harim kapısı üzerindeki kitabede de caminin H.1149/M.1736 tarihinde yaptırıldığı yazılıdır. Yani cami ve medrese aynı tarihte yaptırılmıştır.
Halil-Ür Rahman Camii
Eyyubilerden melik eşref muzafferüddin musanın emriyle 1211 yılında yaptırıldığı kitabede yazılıdır bu camii medrese mezarlık ve efsaneye göre h.z. İbrahim ateşe atıldığında düştüğü makamdan meydana gelmiş bir külliye halindedir. Halk arasında “döşeme“ camii ve makam camii olarak ta adlandırılan Halil – ür rahman camii nin Bizans devrine ait Meryem ana kilisesinin yerine inşaa edildiği bazı kaynaklarda geçmektedir.
( Şanlıurfa İstanbul Otobüs Biletini En Ucuz Fiyata Alabileceğiniz Adrestesiniz )
Ulu Camii
Urfa merkezindeki camilerin en eskilerindendir. Ulu camii, bazı kaynaklardan aldığımız bilgilere göre eski bir sinagog iken m.s. 5. yy. başlarında aziz stephanos kilisesi adını alan ve kırmızı renkteki mermer sütunlarının çokluğu nedeniyle “ kızıl kilise “ olarakta adlandırılan bir Hıristiyan kilisesi yerine inşa edilmiştir. İnşa kitabesi bulunmadığından yapılış tarihi ve kim tarafından yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir.
Eyyübi Medresesi
Ulu Caminin doğusuna bitişik olan Eyyübi Medresesinden günümüze sadece Miladi 1191 tarihli kitabesi kalmıştır. Bu kitabe 800 yıllık olup Urfa' da günümüze kalan çok önemli eserlerden biridir. Aynı yerde bugün görülen tek eyvanlı medrese, Eyyübiler devri medresesinin üzerine1781 tarihinde Nakibzade Hacı İbrahim Efendi tarafından yaptırılmıştır.
Fırfırlı Camii (Kilise)
Vali Fuat Bey Caddesi (Yeni Yol) üzerinde yer alan ve halk arasında ''Fırfırlı Kilise'' olarak anılan bu yapının esas adı ''Oniki Havari Kilisesi'' olup, kitabesi bulunamadığından inşa tarihi bilinmemektedir.
Yapı apsise dikey üç nefti bazilikal planlıdır. Orta nef dört tromplu kubbe, yan nefler dörder çapraz tonozla örtülüdür. Yan neflere nazaran daha geniş tutulan orta nefin girişten itibaren üçüncü kubbesinin kasnağı 24 adet pencerelidir. Yapıdaki kubbe ve tonozlar ortada bazalt taşından yapılmış mukarnas başlıklı yuvarlak sütunlara, yanlarda duvara bitişik olarak kesme taştan yapılmış yarım sütunlara otururlar. Yarım sütunlar dış cephelerde de birer dekorasyon unsuru olarak görülür.
Nimetullah Camii
1500 Yılı başlarında Urfa sancak beylerinden nimetullah bey tarafından inşa ettirilmiştir plan itibariyle Edirne üç şerefeli camii ile tam bir benzerlik göstermektedir.
HANLAR
Urfa'da Osmanlı döneminden kalma çok sayıdaki hanın en güzel örnekleri Gümrük Hanı, Hacı Kamil Hanı, Mençek Hanı, Topçu Hanı, Millet Hanı ve Barutçu Hanlarıdır.
Gümrük Hanı
Evliya çelebi seyahatnamesinde “ yetmiş hanı “ adıyla, bazı kaynaklarda ise iki renkli taşlarından dolayı “alaca“ han adıyla geçen gümrük hanı Şanlıurfadaki en güzel ve anıtsal örneklerindendir. Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman zamanında 1562 yılında Behram Paşa, tarafından yaptınlmiştır. Avlusun dan Halil-ür Rahman suyu geçmektedir. İki katlı bu hanın üst katındaki odalarda terziler çalışmakta, avlusunda çayhaneler bulunmaktadır.
Bedesten (Kapalı Çarşı)
Gümrük Hanın güneyine bitişik, bir çarşıdır. Bu çarşıda mahalli kadın ve erkek giysileri, yaşmak puşu gibi başörtüleri ve yöresel kıyafetler satılmaktadır.
Sipahi Pazarı
Bedestenin batısına bitişik kapalı bir çarşıdır. Bu çarşıda halı, kiIim, keçe gibi yaygılar ile Kürk ve Heybe gibi el sanatları ürünleri satılmaktadır. Eski tarihi özelliğini aynen muhafaza etmektedir
Çarşılar
Çarşı sözcüğü farsça “ çehar“ (dört) ve Arapça “suk“ (sokak) kelimelerinin birleşmesiyle dilimize geçmiştir. Türkçede dört taraflı Pazar yeri, sağında ve solunda dükkânlar bulunan sokak anlamındadır.
KÖPRÜLER VE DERELER
Karakoyun Deresi
Urfa'nın kuzey batısından doğan, şehir içerisinden geçerek Harran ovasında Cüllap Irmağıyla birleşen Karakoyun deresi, günümüzde kurumuş bir durumdadır.
Karakoyun Deresi Köprüleri
Karakoyun Deresi üzerinde batıdan başlamak üzere doğuya doğru Hızmalı Köprü, Millet Köprüsü, Su Kemeri,Samsat Köprüsü (Eski Köprü), Hacı Kamil Köprüsü, Beg Kapısı Köprüsü ve Demir Köprü bulunmaktadır. Son iki köprü] 1996' da dere ıslahı sırasında DSİ tarafından yıktırılmıştır.
Hızmalı Köprü
Urfa' daki köprülerin en güzellerindendir. Halk arasında anlatıldığına Karakoyunlu Türk Beyliği Hükümdarlarından birinin kızı Sakine Sultan tarafından Hac yolculuğu sırasında yaptırılmıştır. Köprünün orta ayağının doğu cephesinde Kitabede 1843 tarihinde tamir ettirildiği yazılıdır. Sakine Sultan'ın ve çocuklarının mezarı dere üzerindeki su kemerinin kuzeyindedir. Bakıma muhtaçtır. vilayetin veya belediyenin buraya sahip çıkması gerekir.
Karakoyun Su Kemeri
Millet Köprüsü ile Samsat Köprüsü arasındadır. Bizans İmparatoru Justinyen tarafından 525 senesinde yaptırıldığı tahmin edilmektedir.
ÇEŞMELER
Emencekzade Çeşmesi
Çeşmenin kitabesinde 1723 tarihinde emencekzade lakaplı bir hayırsever tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır bu çeşme aynı zamanda karakoyun deresi üzerindeki su kemeri vasıtasıyla şehre gelen kerhiz suyunun çevredeki camii hamam ve evlere dağıtımının yapıldığı “taksimiye “ görevini de görmekteydi.
Firuzbey Çeşmesi
1781 Yılında yıldız meydanındaki eyyubi medresesinin yerine firuz bey tarafından yaptırılmıştır.
Urfa Evleri
Urfa evlerinin gelişiminde ikliminin, kalker taşının, İslami inanışların, Urfa aile hayatının, yaşamının tamamını evinde geçiren kadına onun sıkılmayacağı geniş ve ferah bir ortam yaratma düşüncesinin ve sosyal geleneklerin büyük ölçüde etkisi vardır.
Urfa'nın sıcak iklime sahip olması evlerin avlulu, kışlıklı ve yazlıklı, eyvanlı, odaların kalın duvarlı ve tonoz örtülü toprak damlı yapılmasında etken olmuştur. Çevredeki dağlardan kesilen taşların işlemeye elverişli olması, mimaride hâkim malzeme olarak taşın kullanılmasına neden olmuştur. Yüzlerce yıldan beri işletilen antik taş ocakları bulunmaktadır.
Devlet Güzel Sanatlar Galerisi
Kara meydan semtindedir. Postahanenin güneyine bitişik olup geleneksel Urfa evlerinin birçok özelliğini üzerinde toplamaktadır. 1888 yılında inşa edilen bu tarihi ev Kültür Bakanlığınca restore edilerek "Devlet Güzel Sanatlar Galerisi" haline getirilmiştir.
Şurkav Kültür Evi
Üç adet Urfa Evi'nin birleştirilmesi ve restore edilmesi ile gençlere yönelik bir kültür ve sanat merkezi haline getirilmiştir. Her zaman görülebilir.
Sakıb’ın Köşkü Ve Halepli Bahçesi
Halil-ür Rahman Gölünün batısındaki HalepIi Bahçesi içerisindedir. Bu tarihi köşk 1845 yılında yaptırılmıştır. Şehir imar planında Fuar Alanı olarak belirtilen bahçeyle beraber Belediye tarafından satın alınmıştır.
Bu köşk "11 Nisan Fuar Müdürlüğü" olarak kullanılmaktadır. Köşkün soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelmiş hamamı ilgi çekicidir. Hacı Mustafa Hacıkamil Konağı olarak da bilinmektedir.
Zerzembe Tandırlık ve Hamam
“Zir-i zemin“ sözcüğünden türeyen zerzembe kelimesi, Urfa evlerinde Urfa evlerinde bodrum katlarında yer alan kiler anlamında kullanılmaktadır. Yer altında bulunan ve üzerinde eyvan ve odaların yer aldığı zerzembeler serin olduğundan dolayı kışlık erzakların saklandığı depo durumundadır. Yağ peynir ve pekmez gibi zahire küplerinin oturmasına yarayan yuvarlak çukurlar açılmıştır.
@otobusucakbilet kullanıcısından Tweetler |
|