Uçaktan inip otele doğru giderken Ege’nin en güzel günbatımlarından birine yetişmeye çalışıyorum. Önce bir rüzgâr değirmeninin önünde ilk fotoğrafı çekiyorum. Beni almaya gelen Angelos acele etmem için uyarıyor. Güneş Ege’nin ufkunda kaybolmaya başlamadan önce sarıdan turuncuya, pembeye, kızıla kadar dönüşüyor renkler. Evet Mikanos’ta ilk saatler rüzgârla karışık bir romantizmle başlıyor. “Rüzgârların adası” diyorlar buraya. Gün boyu dinmeyen, insanın üzerine yapışan, sarıp sarmalayan rüzgâr ve öğleden sonra plajlarda esmeye başlayıp sabahlara kadar süren eğlence rüzgârı. Evet eğlence adanın diğer adı gibi. Sabah ışıklarına kadar süren partiler yaz boyunca devam ediyor. Mikanos’ta parti ile sakinliği bir arada yaşamak da mümkün. Kalacağınız yeri seçerken buna dikkat ederseniz dilediğinizde parti hayatına dilediğinizde sakin, romantik, sessiz saatlere geçiş yapabilirsiniz. Aslında iki hayat da var, birinden ödün vermeden iki tarz tatili yapmak size kalmış.
Mavi beyaz boyalı tipik küçük Ege evleri ve daracık sokaklarıyla, Yunan adalarının en kozmopolit ve popüler olanı kuşkusuz Mikanos. Yunanistan’a ait onlarca ada içinde en çok ziyaret edilen ve en pahalı Yunan adası. Daimi olarak 5.500 kişinin yaşadığı Mikanos’ta yaz aylarında bu sayı 50 bine ulaşıyor. 1453’ten 1832’ye kadar Osmanlı hâkimiyetinde bulunan adanın müdavimleri dünya jet sosyetesi. Özellikle çıplaklar kampıyla gay turizminin gözdesi. “Gece hayatı bütün kalıpların dışına çıkan, sınır tanımaz ve uçuk kaçık” diye tanımlanıyor. ‘Hippie’lerin ve ‘backpacker’ların keşfiyle ününe kavuşan ‘Paradise Beach’ adanın en ünlü plajı. Kalafatis, Platys Yialos, Elia ve Agia Anna ise adanın en güzel plajları.
Pek çok ünlü markayı ve yerel ürünler satan dükkânları barındıran dar sokakları, alışveriş çılgınlığı yaratacak denli çekici. Güney kısımda kalan Küçük Venedik olarak da bilinen sanatçılar mahallesi Alevkantra; ahşap balkonlu pitoresk binaları, katedral ve Katolik kilisesi, rüzgâr değirmenleriyle mutlaka keşfedilmesi gereken bir bölge. Mikanos tatilinin hiç değilse bir gününü kültür gezisine ayırmak isteyenler için 1700’lü yıllardan kalma bir malikânenin içinde hizmet veren Folklor Müzesi mutlaka görülmesi gerekenlerden.
ULAŞIM: Mikanos’a İstanbul’dan sadece Borajet ve Atlasjet uçuyor. Borajet’in ayrıca Bodrum’dan cuma, cumartesi ve pazar günleri de uçuşları var. Ada’daki en büyük sorun, sınırlı sayıda taksinin bulunması. Otobüs seferleri dışında atv, otomobil veya motosiklet kiralayabilirsiniz. Ada’ya Türkiye’den direkt feribot seferi yok ama hemen hemen tüm civar adalardan düzenli tekne ve hızlı feribot seferleri bulmak mümkün.
KONAKLAMA: Merkezde ve Ada’nın diğer bölgelerinde otel ve kiralık ev bulmak mümkün. Eğer “Partilerin içinde yer alacağım” derseniz merkezde kalmalısınız. Ben son gidişimde merkeze yakın bir otel olan Kivotos’ta kaldım. Kalma sebeplerimin başında kendi özel tur teknesi olan tek otel olması geliyor. Hollanda yapımı eski bir korsan gemisinden bozma tekne etkileyici. Grup içinde kişi başı 200-300 Euro ödeyerek tura çıkabiliyorsunuz ya da günlüğü 3500 Euro’ya kiralıyorsunuz. Bu fiyata yeme-içme dahil... Ve otel adada en sevdiğim yerlerden olan Ormos’ta. Kendine ait koyunda kalabalığa karışmadan takılıyorsunuz. Oteldeki süitlerin önlerinde kendilerine ait havuzları var. Bununla beraber sanat projelerine destek vermesi, otelin içinde bir sanat galerisi olması ve 38 odada yine sanat eserlerinin kullanılması oteli ayrıcalıklı kılıyor. Ada’nın yerlisi Philip’in işlettiği oteli annesi ve babası yıllarca süren emeklerinin sonucunda bu hale getirmiş.
MİKONOS REHBERİ
PLAJLAR
Mikonos’ta elbette ki deniz, kum, güneş keyfi için alternatif çok. Bizim önerilerimizse şöyle; sütliman denizi ve kumsalda taverna deneyimiyle fark yaratan Ornos, hippi yaşam tarzıyla özgürlük arayışında olanlara özel Ftelia, şemsiye, şezlong, duş kısacası konfor değil kayalıklarla baş başa kalmak isteyenler için Kapari. Cool bir kitlenin takıldığı, çıplaklar plajı Agios Sostis de alternatifleriniz arasında olmalı.
YEME-İÇME
Mikonos’ta her damak tadına göre en az bir restoran bulmak mümkün. Ada’nın hemen merkezinde bulunan Avra Restoran, sıcak yaz gecelerinde bahçesinde serinleyip Yunan ve dünya mutfaklarından lezzetleri tadabileceğiniz bir alternatif. Interni: Ada’nın ferah bahçesi ve baştan sona beyaz dekorasyonuyla klasik Ege atmosferini yaşayabileceğiniz Interni’de akşam yemeği yemeyi ihmal etmeyin. Balthazar: Bölgenin en işlek caddelerden birinde yemek yerken dışarı çıkan herkesi görme ihtimaliniz yüksek. Çeşit çeşit Yunan mezelerinin tadına doyamayacağınız, konumu ve hizmet kalitesiyle de akılda kalıcı bir restoran. Son önerimiz Kalita ise gerek ambiyansı gerekse enfes mezeleri ve ızgaralarıyla unutulmaz bir akşam yemeği vaat ediyor. Kiki’s: Agios Sostis plajında bulunan geleneksel Grek mutfağının en güzel örneklerini sunuyor. Ftelia plajında bulunan Ftelia Tavern öğle ya da akşam günün her saati keyifle yemek yenilebilecek eğlenceli bir mekân. Fokos Beach’de yer alan Fokos ise Grek mutfağının zengin tatlarını muhteşem bir manzara karşısında sunuyor.
BARLAR & KULÜPLER
Yaz tatili anlayışı sınırsız eğlence olan parti insanları Mikonos’ta aradığını mutlaka buluyor. Akşamüzeri günbatımında hafif kokteyllerle kendinizi akşama hazırlamanız için Caprice, keyifli ve son derece seksi bir mekân. Little Venice’de bulunan Scarpa bağımlılık yapan meyve kokteylleriyle özellikle house music tutkunlarının müdavimi olduğu şık bir atmosfer. Gecenin ilerleyen saatlerinde biraz hızlanmak ve dağıtmak isteyenlerse rock ve hip-hop ağırlıklı müzikleriyle Rock’n Roll’a geçmeliler.
Kaynak :http://www.haberturk.com/yasam/haber/974010-ruzgarlarin-adasi
@otobusucakbilet kullanıcısından Tweetler |
|